Radikal Tedbir Şart

Yıllardan beri, şu veya bu sebepten ama asıl oy meselesinden, Futbol Federasyonları yapmaları gereken radikal bir operasyonu yapmıyor, yapamıyor!..
Yapılması gereken operasyon; Türkiye'de profesyonel futbol takımı sayısının azaltılması, ama mutlaka azaltılmasıdır!..
Bugün en büyük kulüpler dahil, Türkiye'de sırtını belediyelere ya da büyük bazı holdinglere dayamış birkaç kulüp dışında hiçbir kulüp, futbolcularına düzenli şekilde para ödemeleri yapamıyor; büyük çoğunluğu hemen hemen hiç yapamıyor!..
FİFA kriterleri dendi, UEFA standartları dendi, o dendi, bu dendi ama hiçbir şey değişmedi!..
Bugünün Futbol Federasyonu başkanı Mahmut Özgener'in yıllarca başkanlık yaptığı Altay'm acıklı mâli durumu bile ortada ve durumu en iyi bilenlerin başında Özgener geliyor!..
Artık işin sürüncemede bırakılmasına imkân kalmadı; bir an önce, bu konuda ne yapılacaksa yapılmalı!..
Bu kadar takımı doyuracak futbolcu yok Türkiye'de!..
Bu yüzden futbolcu fiyatları çok yüksek!..
Dahası, içerde fiyatlar yüksek olunca, dışarıdan bir yığın işe yaramaz futbolcu, menajer oyunları, yönetim gafları ile ithal ediliyor, kulüplerin, Türkiye'nin milyon dolarları, euroları dışarıya ve hem de boşu boşuna gidiyor!..
Ben merak ediyorum; Türkiye'de lisanslı futbolcu sayısını 1 milyona çıkaracağız diyen sevgili başkanımız Özgener, neden profesyonel futbol takımı sayısını en az yarıya indireceğiz demiyor, diyemiyor?..
Sadece izmir'in değil, ülkenin en köklü kulüplerinden biri olan İzmirspor'un futbol takımının, mesela bir deplasman maçına futbolcuların birinin babasının
verdiği para ile gittiğini, öteki deplasman maçları için hangi kapıların çalındığını bilmiyor mu?..
Peki, kulüpler bu hâlde, üstelik ülke gırtlağına kadar borç içinde iken, nereden çıktı bu 1 milyon lisanslı
futbolcu lâfı?..
Bunların sadece forma, eşofman, ayakkabı, çorap paralarını hesaplasak, kim ve nasıl karşılayacak?..
Bütün bunlara bir de küresel krizi ve bu krizin yıllar süreceğini ilâve edersek, ne yapacak Türk Kulüpleri?..
Söyler misiniz bana, Federasyonun sayın başkan ve yöneticileri, ne yapacaklar?..
Önce işin esasının halledilmesi, sonra bugün için fantezi denilebilecek projelerin peşinde koşulması gerekmez mi?..
İndirin profesyonel futbol takımlarının sayısını yarıya, kaldırın üçüncü ligi ve amatöre döndürün, ortada bir Süper Lig, bir Birinci lig ve de birkaç İkinci Lig Grubu olsun; bu tabloya futbolcu da yeter, hakem de yeter, kaliteli hoca da yeter ve de çok şey yerli yerine oturur!..
Bir; liglerde de adam gibi şampiyonluk ve düşme - kalma mücadeleleri olur; sonuçlara tesir eden dış etkiler azalır!..
İki; futbolcu piyasası yumuşar ve fiyatlar makûl seviyeye iner; kulüpler de büyük ölçüde rahatlar!..
Elbette, kulüplerin, uluslararası standartlara uygun hâle gelmesi sadece bu tedbirle sağlanamaz ama, bu ciddi ve önemli bir başlangıç olacaktır!..
Bu radikal operasyonu bu federasyonu yapabilir mi?..
Ümidim yok, ama gene de yazmalıyım:
Yaparsa, Türk Futbolu'nun ve kulüplerinin kurtuluşu için en büyük adım atılmış olur ve bugünlerde kıyametler kopsa da, yarınlarda bu federasyonun adı Futbol Tarihimize kazınır!..

21 Nisan 2009 Salı Liverpool - Arsenal Maçı

ŞAMPİYONLAR Ligi'nde evinde 3-1 yenildiği Chelsea ile deplasmanda 4-4 berabere kalarak elenen Liverpool, yine de gösterdiği mücadeleyle alkış aldı. Arsenal ise Villarreal'i 3-0 devirerek yarı final biletini kaptı. Ancak hafta sonu Federasyon Kupası yarı finalinde Chelsea'ye mağlup olarak bir hedefinden daha uzaklaştı. Ligde, 4. sıradaki yerini koruyup Devler Ligi vizesi almanın peşinde. Üst üste 4 galibiyet alan ve lider Manchester United'ın 1 puan gerisinde bulunan Liverpool, uzun yıllardır hasret olduğu şampiyonluğu yakalamak istiyor. Gerrard'ın sakatlığı var. Ama Kırmızılar son dönemde onsuz da iyi maçlar çıkardı. Arsenal'in sakatları bulunuyor fakat geniş kadro bu eksikleri kaldırabilecek kapasitede. Her şartta Liverpool'un kazanacağını düşünüyorum.
Tahmin: 1
Oran: 1,70

21 Nisan Bayer Leverkusen - Mainz Maçı

BAYER Leverkusen'in ligde umudu kalmadı. Avrupa Ligi'ne katılım hattının bile çok uzağındalar. Hafta sonu Wolfsburg deplasmanında hakemin çok kolay bir penaltı düdüğü çalması sonucu puan kaybettiler.

Hedefleri, Almanya Kupası'nı kazanarak Avrupa Ligi'ne katılabilmek. Mainz ise Almanya 2. Ligi'nde şu anda 3. sırada bulunuyor ve 1. Lig için play-off oynamak zorunda. Ancak 1 puan üzerindeki Nürnberg'i geçebilirlerse doğrudan çıkacaklar. Ligde 2 maçta sadece 1 puan alabildiler ve kötü oynuyorlar. Hedefi olan Leverkusen karşısında kupada işleri bana göre çok zor. Ev sahibi galip gelerek turu geçer.

Tahmin: 0-1

Oran: 1,30

21 Nisan 2009 Sivasspor - Fenerbahçe Maçı

HAFTA sonu Konyaspor ile berabere kalan Sivasspor, Beşiktaş'ın evinde puan kaybetmesiyle liderliğini korudu. Kadıköy'de 3-1 yenildiği Türkiye Kupası maçının rövanşında Fenerbahçe'yi ağırlayacaklar. Ancak ev sahibi ekip için lig şampiyonluğu ve Şampiyonlar Ligi'ne katılım vizesi kesinlikle daha önemli. Hafta sonu da Trabzonspor ile kendi sahasında karşılaşacağı düşünülürse, Sivas'ın aklının kupada olmayacağı aşikar. Fenerbahçe ise lige havlu attı. Tek düşüncesi 26 yıldır kazanamadığı Türkiye Kupası'nı alarak Avrupa Ligi'ne katılabilmek. Lugano, Semih ve kaleci Volkan Demirel cezalı, Alex, Gökhan Gönül ve Edu sakat. Son Ankara maçında Emre de sakatlandı ve oynamayacak. Ayrıca Uğur da kadro dışı. Bu şartlar lig maçı öncesinde oluşsaydı hiç düşünmeden "Sivas kazanır" derdim. Maçı yine kazanabilirler ama skor bana göre tek farklı olur. Bu yüzden 'alt' seçeneğini tavsiye ediyorum.
Tahmin: Alt - 1,70

Kısa - Kısa Fenerbahçe Haberleri 21 Nisan

Emre'nin yerine Josico
İspanyol hoca Luis Aragones, Ankaraspor maçında sakatlanan Emre'nin yerine orta sahada vatandaşına forma vermeyi planlıyor. Josico, bu sezon ligde sadece 6 maçta 90 dakika oynadı.
Burak Yılmaz'ın dönüşü
Eksiklere rağmen 18 kişilik maç kadrosunda dahi düşünülmeyen Burak Yılmaz uzun aradan sonra listeye gireibldi. Aragones, yeni nişanlanan genç futbolcuyu Sivas'a götürdü.
Selçuk için bir kez daha
Hertha Berlin temsilcileri, Ankaraspor maçında izledikleri Selçuk'u bugün bir kez daha takibe alacak. Alman gözlemciler, göstereceği performansa göre Selçuk'la ilgili kararlarını verecekler.
Köln Krizde, Fener Devrede
Son olarak hafta sonu Stuttgart'a evinde 3-0 mağlup olan ve 3 haftadır puanı unutan Köln'de, yönetim ile Teknik Direktör Christoph Daum'un arasına kara kedi girdi. Takımın menajeri Michael Meier'in Daum'u sert bir şekilde uyardığı ve sezon sonu yolların ayrılacağı iddia edildi. Expresss.de adlı internet sitesi ise Fenerbahçe'nin, eski hocası olan Daum'un kapısını sık sık çaldığını ileri sürdü. Ayrıca Alman hocayla Schalke 04'ün de ilgilendiği yazıldı.
"Güle Güle" Şampiyonluk!
Marca gazetesinin internet sitesinde Ankaraspor - Fenerbahçe karşılaşmasıyla ilgili yapılan değerlendirmede Aragones için şampiyonluk umutlarının sona erdiği yazıldı. Sitede, "Aragones şampiyonluğa adios (güle güle) dedi" ifadesi yer aldı. İspanyol gazetesinde ayrıca Aragones'in Daniel Güiza'yı 90 dakika oynatmasına rağmen, bir diğer vatandaşı Josico'ya kadroda eksikler ormasına rağmen Başkent'te yer vermediği de ifade edildi.
Edu Dracena yol ayrımında
Şanssız bir sakatlık geçiren Edu'nun sahalara dönüşünün uzayabileceği endişesiyle yönetimin savunma oyuncu arayışlarına başladığı öğrenildi. Kulübün internet sitesinde dün Brezilya'da ameliyat edilen sambacının taburcu olduğu ve fizyoterapi çalışmalarına başladığı, ağustosun sonunda yeniden sahalara dönmesinin beklendiği bildirildi. Acak Edu'dan gelecek sezonun devre arasına kadar verimm alınamayacağı kuşkularının artması yüzünden yönetimin B planını devreye sokmaya hazırladığı da ifade edildi.
Gökhan haberi 'Gönül' kırdı
Sakat olan, ancak Sivasspor maçında az da olsa oynama umudu doğan Gökhan Gönül'ün son yapılan kontrollerinden sevindirici haber çıkmadı. Dünkü idmanda önce ayrı çalışan, ardından takım arkadaşlarına katılan milli futbolcu, riske edilmemek için Sivas kadrosundan çıkarıldı. Sakat olan Alex de Souza, Emre Belözoğlu ve Abdülkadir'in de İstanbul'da kalarak çalışmaları sürdüreceği açıklandı.

Uğur Boral Kadro Dışı

Fenerbahçe'de Ankaraspor maçında Deivid ile tartışan milli futbolcu, Sivas'a götürülmedi. Aragones, "Psikolojik olarak yıprandın" diyerek, öğrencisini İstanbul'da bıraktı.
Sarı-Lacivertli takımda Ankaraspor ile oynanan maçta bir pozisyon sonrasında Deivid de Souza'yla tartışan Uğur Boral kadro dışı bırakıldı.
Teknik Direktör Luis Aragones, tartışma sırasında Brezilyalı yıldızı kendisine şikayet eden Uğur'u oyundan almış, bu duruma sinirlenen milli futbolcu kulübede eşofman üstünü sert bir şekilde yere fırlatarak hocasına tepki göstermişti. Uğur'u affetmeyen Aragones, takımda 9 eksik bulunmasına rağmen tecrubeli futbolcuyu kadroya almadı.
Yönetim mi baskı yaptı?
Sabahki idman sonrası uğur'la bir görüşme yapan İspanyol hocanın, "Seni yorgun görüyorum. Psikolojik olarak da yıprandın. Ayrıca son haftalarda iyi çalışmadın. Dinlenmen gerektiğini düşünüyorum. Moralini bozma. İleriki maçlarda senden faydalanacağım" dediği öğrenildi. Hocasının sözleri karşısında adeta şoke olan Uğur'un büyük üzüntü yaşadığı bildirildi.
Öte yandan daha önce yaptığı açıklamalar yüzünden kadro dışı bırakılan Colin Kazım'da olduğu gibi, Aragones'in bu kararında da yönetimin müdahalesi olabileceği ileri sürüldü. Uğur'un özellikle yedek kulübesindeki tavrı Sarı-Lacivertli yöneticilerin sert tepkisini çekmişti.

Hayat Futbol

20. Yüzyılın en fazla seyirci toplayan sporudur. İngilizce "ayak topu" anlamına gelen futbolun tarihi çok eskidir. Birçok milletler futbolu ilk defa kendilerinin oynadığını ileri sürer. Ancak, Ortaçağ'da Fransa ve İngiltere'nin futbola benzeyen bir oyun oynadığı bilinmektedir. 18. yüzyılda futbol hayli gelişmiş, nihayet 19. yüzyılda İngiltere'de, daha sonra da bütün dünyada salgın halini almıştır. Türkiye'de futbol ilk defa İzmir'de ticaretle uğraşan İngilizler tarafından 1894'de oynandı. 1902'de Azınlıklar, İstanbul'da ilk futbol kulübünü kurdular. Büyük takımlardan Galatasaray 1905, Fenerbahçe 1907, Beşiktaş da 1909 yılında kuruldu. Beşiktaş'ın ambleminde yazan 1903 yazısı jimnastik kulübünün kurulma yılıdır. Futbol şubesi 1909 senesinde kurulmuştur. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) 1923'de kurularak, 1924'den itibaren yurdun başlıca şehirlerinde bölge birincilikleri başladı. 1937'de Milli Küme adı altında İstanbul, Ankara, İzmir takımları arasında deplasmanlı maçlar başladı. Bu maçlar sonradan Milli Eğitim Kupası adını aldı. 1951'de profesyonel lig kuruldu. 1959'da da Milli Lig tertiplendi. Halen 1., 2. ve 3. milli profesyonel lig dışında amatör ligler de vardır.